Ekonomik korumacılık, bir ülkenin yerli üreticilerini ve ekonomisini dış rekabetten korumak amacıyla aldığı tedbirler ve uygulamaları ifade eder. Bu politika, özellikle ithalatı sınırlamak ve yerli üretimin rekabet gücünü artırmak üzerine yoğunlaşır. Korumacılık, çoğunlukla dış ticarete dayalı serbest piyasa anlayışının karşıtı olarak değerlendirilir.
Nasıl Yapılır?
Ekonomik korumacılığın uygulanması için kullanılan başlıca araçlar şunlardır:
- Gümrük Tarifeleri: Dışardan ithal edilen mallara yüksek vergiler uygulanarak bu malların fiyatlarının artması sağlanır. Bu yöntem, yerli üreticilere avantaj sağlar.
- Kota Uygulamaları: Belirli bir tür malın ithalatı üzerine miktar sınırlamaları getirilir. Bu, ithalatın önünü keserken yerli üretimin artmasını teşvik eder.
- Devlet Teşvikleri: Yerli şirketlere vergi indirimi, hibe veya kredi gibi destekler sağlanır. Bu da iç pazarda rekabet avantajı yaratır.
- Anti-Damping Vergileri: Dış ülkelerin mal ve hizmetlerini normal piyasa fiyatlarının altında satmasını önlemek için özel vergiler uygulanır.
- Teknik Engeller: İthal edilen ürünlere belli standartlar getirerek bu ürünlerin ülkeye girişi zorlaştırılır.
Tarihte Ekonomik Korumacılık Uygulamaları
1. Merkantilizm (16.-18. Yüzyıl)
Merkantilizm, ekonomik korumacılığın erken bir örneğidir. Bu dönemde Avrupa ülkeleri, altın ve gümüş birikimini maksimize etmek için ithalatı azaltıp ihracatı artırmayı amaçladı. Çeşitli gümrük tarifeleri ve ihracat destekleri, merkantilist politikanın özü oldu.
2. Smoot-Hawley Tarifesi (1930, ABD)
Büyük Buhran döneminde ABD, yerli üreticilerini korumak için ithal edilen mallara yüksek tarifeler getirdi. Ancak bu uygulama, uluslararası ticarette bir zincirleme reaksiyon başlatıp şiddetli bir ekonomik durgunluğa neden oldu.
3. Japonya’nın Koruyucu Sanayi Politikaları (20. Yüzyıl)
1950’ler ve 60’larda Japonya, çelik, otomotiv ve elektronik gibi sanayilerini korumak ve büyütmek için yüksek tarifeler ve teşvikler kullandı. Bu politikalar, Japonya’yı dünyanın lider ekonomilerinden biri haline getirdi.
4. Trump Dönemi Ticaret Savaşları (2017-2021)
ABD Başkanı Donald Trump, özellikle Çin’e karşı yüksek gümrük tarifeleri getirerek çelik ve alüminyum gibi stratejik malların ithalatını sınırladı. Bu uygulamalar, hem ulusal çıkarları korumayı hem de ticaret açığını azaltmayı hedefledi.
Ekonomik Korumacılığın Avantaj ve Dezavantajları
Avantajları:
- Yerli üreticilerin korunması ve büyümesi
- İşsizlik oranlarının azalması
- Stratejik üretim alanlarında ulusal bağımsızlığın artması
Dezavantajları:
- Tüketici fiyatlarının artması
- Uluslararası ticaret hacminin daralması
- Uzun vadede yerli şirketlerin rekabet gücünün zayıflaması
Ekonomik korumacılık, ülkelerin kendi çıkarlarını korumak amacıyla kullandığı etkili bir politika aracı olabilir. Ancak bu politikanın uzun vadeli etkileri iyi hesaplanmalıdır. Küreseleşmenin ön plana çıktığı günümüzde, korumacılık politikalarının dengeli bir şekilde uygulanması, ulusal çıkarlar ile uluslararası ticaretin istikrarını sağlamak adına kritik bir gerekliliktir.
” Donald Trump’ın Finansal Hikayesi ” hakkındaki yazımıza da buradan ulaşabilirsiniz.