Dijitalleşme çağında bankalar büyük bir baskı altındadır. Açık veri ortamlarının ortaya çıkışı, FinTech şirketleri ve API toplayıcılarının, bankaların müşteriyle kurduğu birebir ilişkileri tehdit etmesine olanak tanımaktadır. Yeni ekosistemler gelişmekte, e-ticaret ve sosyal medya alanlarında faaliyet gösteren kategori liderleri, finansal hizmetlere adım atmaktadır. Dijitalleşme, satış ve işlemleri ihtiyacın ve işlemin olduğu noktaya kaydırarak, başkalarına aracılık etme fırsatları yaratmaktadır. Bankalar için stratejik soru, ilişkilerin parçalanmaya başlaması ve birçok yönden gelen aracılık tehditlerine karşı nasıl en üstte kalacaklarını ve veriyi nasıl avantaja çevireceklerini bulmaktır.
Geleceğin Bankası: Bölgesel Farklılıklar ve Küresel Yönelimler
Dünyada finansal hizmetler alanında bir göz atıldığında, gelecekteki bankanın şekli hakkında bazı öngörüler elde edilebilir. Dinamikler bölgeye göre değişkenlik göstermektedir. Örneğin, Çin’de Alibaba ve WeChat gibi şirketler finansal hizmetlerde büyük bir rol oynamakta, Avrupa’da açık veri erişimi düzenlemeleri çerçevesinde stratejik modülerlik ön plandadır. Amerika’da ise, FinTech işbirlikleri, ihtiyacın ve işlemin olduğu noktalarda değer eklemeyi hedeflemektedir. Ancak bölgesel eğilimler, yerel uyarlamalarla birleşerek gelecekteki bankaların şeklini oluşturacaktır ve bu bankalar büyük olasılıkla dört ekosistem sütunu etrafında şekillenecektir:
- Çapraz kategori ekosistem ortaklıkları ile müşteri değerini artırmak;
- FinTech ve satış noktası sahipleriyle dağıtım ortaklıkları;
- Ürün ortaklıkları ile müşterilere en iyi çözümleri sunmak;
- Değerli analiz ve içgörü yetenekleriyle entegre veri sağlayıcıları portföyü.
Tüm bunlar, esnek, tak-çalıştır, API tabanlı ekosistem ana orkestrasyon platformları üzerine inşa edilmiştir ve bankaların ilişkiler için büyük bir yarış içinde olduğu bir dönemde şekillenecektir.
1. Çapraz Kategori Ekosistem Ortaklıkları ile Müşteri Değerini Artırmak
Çapraz kategori ekosistem ortaklıkları, bir şirketin kendi ürün veya hizmetleriyle doğrudan ilişkili olmayan başka bir sektördeki şirketlerle işbirliği yapması anlamına gelir. Bankalar, özellikle bu stratejiyi kullanarak müşteri deneyimini zenginleştirebilir. Örneğin, bir banka ile e-ticaret platformu arasında yapılacak bir ortaklık, müşterilerin alışveriş yaparken kredi kullanmasını kolaylaştırabilir. Bu tür işbirlikleri, yeni pazarlara ulaşmak ve müşteri sadakatini artırmak için de önemli fırsatlar sunar. Bankalar, tek bir yerden birden fazla hizmeti sunarak, müşteri ihtiyaçlarını daha verimli şekilde karşılayabilir.
2. FinTech ve Satış Noktası Sahipleriyle Dağıtım Ortaklıkları
FinTech şirketleri ve fiziksel satış noktalarının işbirliği yapması, bankalar için önemli bir stratejik adımdır. Mobil ödeme, dijital cüzdan gibi yenilikçi ödeme yöntemleriyle ödeme sistemlerini geliştirmek mümkündür. Ayrıca, küçük işletmelere finansal hizmetlerin erişimini kolaylaştırarak, finansal kapsayıcılığı artıran bir etki yaratılabilir. Müşteri verilerini analiz ederek kişiselleştirilmiş teklifler sunmak, daha etkili pazarlama stratejileri geliştirmeye de olanak tanır. Örneğin, bankaların FinTech işbirlikleri aracılığıyla müşterilerine ihtiyaç duydukları anda ulaşması, müşteri sadakatini pekiştirebilir.
3. Ürün Ortaklıkları ile Müşterilere En İyi Çözümleri Sunmak
Ürün ortaklıkları, farklı şirketlerin kendi ürünlerini birleştirerek daha kapsamlı bir çözüm sunmalarına olanak tanır. Bankalar, bu stratejiyi kullanarak müşterilerinin ihtiyaçlarını daha iyi karşılayabilir ve pazar paylarını artırabilirler. Bir banka, dijital sigorta ya da yatırım ürünleri gibi farklı alanlarda ürün ortaklıkları kurarak, hem pazar payını genişletebilir hem de mevcut ürün yelpazesini çeşitlendirebilir. Bu tür ortaklıklar, ürün geliştirme süreçlerini hızlandırarak bankaların pazarda daha hızlı hareket etmelerini sağlar.
4. Değerli Analiz ve İçgörü Yetenekleriyle Entegre Veri Sağlayıcıları Portföyü
Veri analizi, bankaların daha doğru kararlar almasına yardımcı olur. Müşteri verilerini analiz ederek, bankalar müşterilerine kişiselleştirilmiş teklifler sunabilir ve müşteri deneyimini iyileştirebilir. Bu, bankaların yalnızca mevcut pazarlarında büyümelerine değil, aynı zamanda yeni pazar fırsatları keşfetmelerine de yardımcı olabilir. Özellikle açık veri erişiminin artmasıyla birlikte, bankalar daha fazla veriye erişebilir ve bu verileri, potansiyel iş fırsatlarını daha iyi tespit etmek için kullanabilirler. Bu strateji, bankaların hem yerel hem de küresel pazarlarda rekabet avantajı elde etmelerini sağlar.
Bankaların Geleceği İçin Stratejik Adımlar
Bankaların ilişkiler piramidinin en üst sırasındaki yerini koruyabilmesi için, geleceğin ekosistem tabanlı bankasında dört ana sütun üzerinde açık ve kapsamlı stratejiler geliştirmeleri ve kritik platform kararları almaları gerekmektedir. Bankalar, FinTech’ler ve diğer ortaklarla sanal dağıtım stratejileri geliştirmeli, ihtiyaç noktasında ve işlem anında müşterilere ulaşacak ortaklıklar kurmalıdırlar. Ayrıca, kategori pozisyonlarını ve çapraz kategori değer yaratma fırsatlarını gözden geçirmeli, hesap geçişi ve çapraz ürün optimizasyonunu stratejik bir şekilde kullanarak müşteri tabanlarına değer katmalıdırlar.
Kaynak: Oliver Wyman
”Bankacılığın Dijital Geleceği ” hakkındaki yazımıza da buradan ulaşabilirsiniz.