Kuzey İrlanda’nın Birleşik Krallık’a karşı bağımsızlık mücadelesi, etnik, dini, siyasi ve toplumsal boyutlarıyla dikkat çeken karmaşık bir süreçtir. Bu mücadele, sadece tarihsel bir olay değil, günümüzde de etkisini sürdüren bir çatışma alanıdır.
Tarihsel Arka Plan
İngiliz Hakimiyeti ve Ayrımcılık
İngiltere’nin İrlanda üzerindeki kontrolü 12. yüzyılda Norman istilalarıyla başladı. Ancak 17. yüzyıldaki Protestan yerleşim politikaları, Kuzey İrlanda’da Katolik çoğunluk üzerinde derin bir ayrımcılık ve ekonomik eşitsizlik yarattı. Bu durum, bölgedeki sosyal dokuyu uzun süre etkiledi.
1921 Bölünmesi
1919-1921 İrlanda Bağımsızlık Savaşı’nın ardından, Anglo-İrlanda Antlaşması ile İrlanda ikiye ayrıldı. Güney’deki 26 il bağımsız bir devlet olurken, çoğunluğu Protestan olan Kuzey İrlanda, Birleşik Krallık içinde kaldı. Bu ayrılık, sadece siyasi bir sınır değil, aynı zamanda etnik ve dini ayrımları derinleştiren bir bölünme olarak algılandı.

Siyasi Mücadeleler ve Çatışmalar
1960’ların Sivil Haklar Hareketi
1960’ların sonlarına doğru, Kuzey İrlanda’daki gerilimler hızla arttı ve şiddetli çatışmalar başladı. Bu dönemde, özellikle Belfast ve Londonderry gibi şehirlerde Katolikler ile Protestanlar arasındaki bölünme daha da derinleşti. Protestanlar, çoğunlukla İngiliz hükümetini destekleyen ve Unionist (Birlikçi) görüşlere sahipken, Katolikler, daha çok İrlanda Cumhuriyeti yanlısı ve ayrılıkçıydılar. Bu durum, toplumsal ve siyasi gerilimlere yol açtı.
Belfast Olayları
Belfast, Kuzey İrlanda’nın en büyük şehri olup, 1969’daki şiddetli çatışmaların merkezi haline geldi. 1969 yazında, Katolikler ve Protestanlar arasındaki şiddetli çatışmalar, özellikle Belfast’ta yoğunlaştı. Katoliklerin barışçıl gösterileri, Protestanlar tarafından engellenmeye çalışıldı ve buna karşılık Katolikler de karşı koydu. Bu dönemde, birçok ev, işyeri ve mahalle, dini ve politik görüşlere göre birbirinden ayrıldı. Katolikler, polis ve hükümetin kendilerine karşı ayrımcı davrandıklarını düşündüklerinden, güvenliği sağlamak için IRA (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) gibi paramiliter gruplara katılmaya başladılar.
Belfast’taki bu çatışmaların etkisiyle, şehirde şiddet ve can kayıpları hızla arttı. 1969’dan sonra, şehri katı bir şekilde ikiye bölen “barış duvarları” inşa edilmeye başlandı.
Barış Duvarları (Peace Walls)
Belfast’ta başlayan ve daha sonra Kuzey İrlanda’nın çeşitli yerlerine yayılan “barış duvarları”, Protestanlar ile Katolikler arasındaki gerilimleri ve şiddeti sınırlamak amacıyla inşa edildi. Bu duvarlar, dini ve siyasi ayrımları daha da pekiştiren bir simge haline geldi. İlk olarak 1969’da inşa edilmeye başlanan bu duvarlar, aslında her iki topluluğu birbirinden ayırarak şiddet olaylarının önüne geçmeye çalıştı. Ancak, bu duvarlar, bölgedeki toplumsal ayrımcılığı derinleştirdi ve yıllar içinde daha kalıcı hale geldi
Barış duvarlarının sayısı arttıkça, bu duvarlar sadece bir fiziksel engel olmanın ötesine geçerek, toplumsal psikolojiyi de etkileyen bir sembol halini aldı. Katolikler ve Protestanlar arasındaki güvensizlik, bu duvarlar aracılığıyla somutlaşmış oldu. Bugün bile bazı barış duvarları hala varlığını sürdürüyor ve toplumun geçmişteki acılarını hatırlatan birer sembol olarak kalmaktadır.

Kuzey İrlanda’daki 1969’daki ayaklanmalar ve sonrasında yaşanan şiddetli çatışmalar, sadece politik değil, aynı zamanda toplumsal yapıyı da dönüştürdü. Barış duvarları ve Belfast’taki olaylar, bu çatışmaların ne kadar derinleştiğini ve uzun yıllar sürecek bir bölünmenin temellerinin atıldığını gösterdi. Bu dönemde yaşanan olaylar, Kuzey İrlanda’daki “Troubles” sürecinin şiddetli başlangıcına zemin hazırladı ve bölgenin uzun yıllar süren bir huzursuzluk dönemine girmesine neden oldu.
Kanlı Pazar ve IRA
Kanlı Pazar, Kuzey İrlanda’nın Derry (Londonderry) şehrinde barışçıl bir vatandaşlık hakları yürüyüşü sırasında İngiliz Paraşüt Alayı askerlerinin göstericilere ateş açmasıyla 13 kişinin öldüğü, en az 15 kişinin yaralandığı trajik bir olaydır. Bu olay, İrlanda Cumhuriyet Ordusu’nun (IRA) desteğini artırdı. IRA’nın gerilla taktikleri ve bombalı saldırıları, bağımsızlık mücadelesinin sembolü haline geldi. Protestan milis gruplar ise, bu saldırılara karşılık olarak kendi güçlerini organize ettiler.
Olayların Gelişimi
- Yaklaşık 15 bin kişi, yargısız tutuklamalara karşı düzenlenen bir yürüyüşe katıldı.
- İngiliz hükümeti bu tür protestoları yasaklamıştı ve yürüyüş askerler tarafından engellendi.
- Protestocular, “Özgür Derry Köşesi” yönüne yönlendirildi, ancak bazı gruplar ile askerler arasında gerginlik çıktı.
Ateş Açılması
- Askerlerin gözaltı girişimi sırasında çatışma tırmandı.
- 21 asker gerçek mühimmat kullanarak ateş etti, 108 mermi atıldı.
- Ölen 13 kişi arasında siviller ve gençler bulunuyordu.
Sonuçları ve Tepkiler
- Olay, geniş çaplı bir öfkeye neden oldu.
- Dublin’deki İngiliz Büyükelçiliği yakıldı.
- Hükümet tarafından açılan “Widgery Soruşturması” askerleri büyük ölçüde akladı, ancak bu karar kurban aileleri tarafından eleştirildi.
- Yıllar süren baskılar sonucunda 1998’de yeni bir soruşturma açıldı ve bu, askerlerin eylemlerini “haksız ve orantısız” olarak değerlendirdi.

Az Bilinen Bir Gerçek: 1969 Pogromu
1969’da Belfast’ta Protestan bir güruhun, Katolik mahallelerini basarak evleri ateşe vermesi, Katolik topluluklarda derin bir travma yarattı. Bu saldırılar, IRA’nın bölünmüş bir kanadı olan Geçici IRA’nın (Provisional IRA) kurulmasına önayak oldu. Bu dönemde barış çabaları uzun süre başarısız oldu çünkü taraflar arasındaki güven eksikliği oldukça büyüktü.
Barış Süreci ve Sonuçları
Hayırlı Cuma Anlaşması (1998)
1998’de imzalanan Hayırlı Cuma Anlaşması, çatışmalara resmen son verdi ve Kuzey İrlanda’ya geniş bir özerklik sağladı. Ancak bu süreçte, özellikle IRA’nın silahsızlandırılması ve siyasi çözüm arayışları büyük tartışmalara yol açtı.
Anlaşmanın Amacı
- Şiddete Son: Kuzey İrlanda’da İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA) ve diğer paramiliter örgütlerin faaliyetlerine son vermek.
- Güç Paylaşımı: Katolik ve Protestan siyasi partiler arasında güç paylaşımını sağlamak ve ortak bir yönetim kurmak.
- İrlanda ile İlişkiler: İrlanda Cumhuriyeti ile İngiltere arasındaki ilişkileri geliştirmek ve Kuzey İrlanda’nın konumunu yeniden tanımlamak.
Anlaşmanın Önemli Maddeleri
- Silahların Bırakılması: Paramiliter örgütlerin silahlarını bırakması ve siyasi faaliyetlere yönelmesi.
- Güvenlik Güçlerinin Yeniden Yapılanması: Kuzey İrlanda’daki güvenlik güçlerinin tarafsız ve temsili hale getirilmesi.
- Adalet Mekanizmaları: Geçmişte yaşanan şiddet olaylarıyla ilgili adaletin sağlanması için mekanizmaların oluşturulması.
- Ekonomik Kalkınma: Bölgenin ekonomik olarak canlandırılması ve istihdamın artırılması.
Günümüz Gerilimleri
Brexit sonrası Kuzey İrlanda Protokolü, bölgedeki ayrılıkçı ve birlikçi gruplar arasındaki çatışmaları yeniden alevlendirdi. Katolik milliyetçilerin bağımsızlık hayali ve Protestan birlikçilerin mevcut düzeni koruma arzusu, siyasi bir çıkmaz yaratmaya devam ediyor.
Kuzey İrlanda’nın bağımsızlık mücadelesi, sadece etnik ve dini bir çatışma olarak değil, aynı zamanda adalet ve kimlik arayışının bir ifadesi olarak değerlendirilebilir. Bugün bile, bölge halkı arasında derin bir tarihsel ayrım hissedilmekte ve bu durum siyasi gündemi şekillendirmektedir.

Sosyalmedyaloji Sosyal Medya Haber ve Bilgi Platformu